watreedisishomie2's avatar
watreedisishomie2

Nov. 18, 2020

0
Shortsentences23

1. Çitimizi eski ve sağlam değil kısa bir süre içinde yıkılacak. Our fence is old and not sturdy, it will collapse soon.

2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakladim. When I was around 10 years old, i caught a small shark from a fishing pier.

3. Balık tutmaktan bitirdik sonra arabamın içinde balık kokusunu yayılıyordu. After we finished fishing, the smell of fish was spreading inside my car.

4. Odamdaki yayılan kokusunu seviyorum. İ love the smell that is spreading in my room.

5. Balıkçı dükkanın duvarında en büyükleri balık yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek. The photographs that show the biggest fish that are caught, will be on display on the wall of the bait shop.

6. Neden Yeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiç bilmiyorum. İ don't know why the new shirts are not on display yet.

7. Çok fazla şapkalar sergilenmekte vardı, bir şapka seçemebilirdim. There was too many hats on display, i was unable to choose a hat.

8. Bağıran adam hiç herkesin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emin değilim. The man who was shouting did not catch anyone's attention, I'm not sure what he wanted.

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsi çekebileceksin. You will be able to get everyone's attention with your new haircut.

10. Kasabanın gecekondu bölgesinde benzin için durdum. İ stopped for gas in the slum part of the the town.

11. Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bazı uyuşturucu bana teklif etti. I'm walking in a slum neighborhood, someone has already offered me drugs.

12. Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinin yürümem lazım. İ have to walk through a slum neighborhood to get home.

13. Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor. Some of the slums in my town are disappearing. There are slums in the eastern part of town, but there are no slums in the western part of town.

14. odamı temizlemek için garajdaki süpürge'yi ve eski püskü giysilere ihtiyacım var. İ need the broom that is in the garage and old rags to clean my room.

15. Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin. You can use my raggedy shirts for cleaning.

16. Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zaman bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım. I will throw away my raggedy clothes, and then this weekend i buy new clothes.

17. Evimdeken eski püskü gömleklerimden keyif alarım. İ enjoy wearing my raggedy clothes while I'm at home.

18. Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri almak istemiyorum. My boots are a little raggedy, but i don't want to buy new boots.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu an işe yaramayacak. My sunglasses broke, they will not be useful now.

20. Boya kovasından boyayı bütün yere yayılıyor. Paint from the paint can is spreading all over the floor.


I hope used eski püskü correci, i see the word as, raggedy and rag, please correct me if I'm wrong. Thank you!

Corrections

Shortsentences23

1. Çitimizi eski ve sağlam değil yani kısa bir süre içinde yıkılacakbilir.

Our fence is old and not sturdy, it will collapse soon.

2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük bir köpek balığı yakaladiım.

When I was around 10 years old, i caught a small shark from a fishing pier.

3. Balık tutmaktan bitirdik sonra arabamın içindeğimizde arabama balık kokusunu yayılıyordu.

After we finished fishing, the smell of fish was spreading inside my car.

4. Odamdakia yayılan kokusunyu seviyorum.

İ love the smell that is spreading in my room.

5. Balıkçı dükkanın duvarında en büyükleri balıkların yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

The photographs that show the biggest fish that are caught, will be on display on the wall of the bait shop.

6. Neden Yyeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiçvitrinde değil bilmiyorum.

İ don't know why the new shirts are not on display yet.

7. ÇVitrinde çok fazla şapkalar sergilenmekte vardı, bir şapka seçemebilirdim.

There was too many hats on display, i was unable to choose a hat.

8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyorduediğinden emin değilim.

The man who was shouting did not catch anyone's attention, I'm not sure what he wanted.

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

You will be able to get everyone's attention with your new haircut.

10.

Kasabanın gecekondu bölgesinde benzin için durdum.

İ stopped for gas in the slum part of the the town.

11.

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

I'm walking in a slum neighborhood, someone has already offered me drugs.

12.

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinin içinden yürümem lazım.

İ have to walk through a slum neighborhood to get home.

13.

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

Some of the slums in my town are disappearing.

There are slums in the eastern part of town, but there are no slums in the western part of town.

14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yiye ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

İ need the broom that is in the garage and old rags to clean my room.

15.

Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin.

You can use my raggedy shirts for cleaning.

16.

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra da bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

I will throw away my raggedy clothes, and then this weekend i buy new clothes.

17.

Evimdeyken eski püskü gömleklerimdkıyafetlerimi giymekten keyif alaırım.

İ enjoy wearing my raggedy clothes while I'm at home.

18.

ÇizmelerimiBotlarım biraz eski püskü ama yeni çizmeleribot almak istemiyorum.

My boots are a little raggedy, but i don't want to buy new boots.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu anartık bir işe yaramayacak.

My sunglasses broke, they will not be useful now.

20.

Boya kovasındanki boya bütün yere yayılıyor.

Paint from the paint can is spreading all over the floor.

1. Çitimizi eski ve ayrıca da sağlam değil, kısa bir süre içinde yıkılacak.

IDIOMS for kısa bir süre içinde yıkılacak.

Firstly, the meanings are slightly different but more natural.

bir üflesem yıkılacak. If I blow out it, it will collapse.

bir dokunsam yıkılacak. -If I touch it, it will collapse.

2. Yaklaşık benolarak on yaşlarındayken, balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakaladimıştım.

3. Balık tutmaktan bitirdikten sonra arabamın içindea balık kokusunu yayılıyordu sinmişti.

Balık tuttuktan sonra arabamın içine balık kokusu sinmişti.

Spreading and sinmek is not right term for each other but at this context sinmek is more natural.

Pişirdiğimiz balığın kokusu çevreye dalga dalga yayılıyordu.

4. Odamdakin yayılan kokusunyu seviyorum.

5. Balıkçı dükkanının duvarında en büyükleri balıkların yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

Balıkçı dükkanın duvarında en büyük balıkların yakalanması temalı fotoğraflar sergilenecek.

6. Neden Yeni gömleklerini henüz neden vitrinde sergilenmiyor hiçediğini bilmiyorum.

7. Çok fazla şapkalar sergilenmekteVitrinde bir sürü şapka vardı, bir türlü şapka seçemebilirdim.

8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emediğine değilimair bir fikrim yok.

I am not sure-- emin değilim-- bir fikrim yok

Mostly, in this case when you don't understand what is said, what is done you could say "bir fikrim yok--- I don't have any idea."

Emin değilim, it mostly use when you know somethig but you don't have idea if it is correct or the situation is still remained.


9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

Kasabanın gecekondu bölgesinde benzin için durdum.

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesininde yürümem lazım.

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yie ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin.

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

Evimdeyken eski püskü gömleklerimdkıyafetlerimi giymekten keyif alaırım.

Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri de almak istemiyorum.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı, şu an işe yaramayacakz bir durumdalar.

Boya, kovasından boyayı bütün yere yayılıyor.

sila's avatar
sila

Nov. 23, 2020

0

Eski püskü'yü doğru kullanmışsın. Tebrikler :)

watreedisishomie2's avatar
watreedisishomie2

Nov. 23, 2020

0

thank you guys!

1. Çitimizi eski ve sağlam değil, kısa bir süre içinde yıkılacak.

2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakaladiım.

yakalamak → yakaladım

3. Balık tutmaktan bitirdikten sonra arabamın içinde balık kokusunu yayılıyordu.

to fish = balık tutmak, fishing = balık tutma (isim fiil -verbal noun)
balık kokusunu yayılıyordu → The fish was spreading its smell.
balık kokusu yayılıyordu → The smell of fish was spreading.

4. Odamdaki yayılan kokusunu seviyorum.

5. Balıkçı dükkanın duvarında, en büyükleri balık yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

6. Neden Yyeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiç bilmiyorum.

7. Çok fazla şapkalar sergilenmekte vardıydi, bir şapka seçemebilirdim.

8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emin değilim.

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

Kasabanın gecekondu bölgesinde benzin için durdum.

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesininde yürümem lazım.

"Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinden geçmem lazım. " da diyebilirsin.

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yiye ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin.

Just "eski" would also be enough.

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

Evimdeyken eski püskü gömleklerimdi giymekten keyif alarım.

Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri almak istemiyorum.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu an işe yaramayacak.

Boya kovasından boya bütün yere yayılıyor.

Feedback

Çok güzel!

13.


This sentence has been marked as perfect!

15.


This sentence has been marked as perfect!

16.


This sentence has been marked as perfect!

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinin yürümem lazım.


Evime gitmek için bir gecekondu mahallesininde yürümem lazım.

"Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinden geçmem lazım. " da diyebilirsin.

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesininde yürümem lazım.

Evime gitmek için bir gecekondu mahallesinin içinden yürümem lazım.

You can use my raggedy shirts for cleaning.


This sentence has been marked as perfect!

İ have to walk through a slum neighborhood to get home.


This sentence has been marked as perfect!

Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin.


Temizlemek için eski püskü gömleklerimi kullanabilirsin.

Just "eski" would also be enough.

This sentence has been marked as perfect!

This sentence has been marked as perfect!

Shortsentences23


This sentence has been marked as perfect!

1. Çitimizi eski ve sağlam değil kısa bir süre içinde yıkılacak.


1. Çitimizi eski ve sağlam değil, kısa bir süre içinde yıkılacak.

1. Çitimizi eski ve ayrıca da sağlam değil, kısa bir süre içinde yıkılacak.

IDIOMS for kısa bir süre içinde yıkılacak. Firstly, the meanings are slightly different but more natural. bir üflesem yıkılacak. If I blow out it, it will collapse. bir dokunsam yıkılacak. -If I touch it, it will collapse.

1. Çitimizi eski ve sağlam değil yani kısa bir süre içinde yıkılacakbilir.

Our fence is old and not sturdy, it will collapse soon.


This sentence has been marked as perfect!

2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakladim.


2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakaladiım.

yakalamak → yakaladım

2. Yaklaşık benolarak on yaşlarındayken, balıkçı iskelesinden bir küçük köpek balığı yakaladimıştım.

2. Yaklaşık ben on yaşındayken balıkçı iskelesinden bir küçük bir köpek balığı yakaladiım.

When I was around 10 years old, i caught a small shark from a fishing pier.


This sentence has been marked as perfect!

3. Balık tutmaktan bitirdik sonra arabamın içinde balık kokusunu yayılıyordu.


3. Balık tutmaktan bitirdikten sonra arabamın içinde balık kokusunu yayılıyordu.

to fish = balık tutmak, fishing = balık tutma (isim fiil -verbal noun) balık kokusunu yayılıyordu → The fish was spreading its smell. balık kokusu yayılıyordu → The smell of fish was spreading.

3. Balık tutmaktan bitirdikten sonra arabamın içindea balık kokusunu yayılıyordu sinmişti.

Balık tuttuktan sonra arabamın içine balık kokusu sinmişti. Spreading and sinmek is not right term for each other but at this context sinmek is more natural. Pişirdiğimiz balığın kokusu çevreye dalga dalga yayılıyordu.

3. Balık tutmaktan bitirdik sonra arabamın içindeğimizde arabama balık kokusunu yayılıyordu.

After we finished fishing, the smell of fish was spreading inside my car.


This sentence has been marked as perfect!

4. Odamdaki yayılan kokusunu seviyorum.


4. Odamdaki yayılan kokusunu seviyorum.

4. Odamdakin yayılan kokusunyu seviyorum.

4. Odamdakia yayılan kokusunyu seviyorum.

İ love the smell that is spreading in my room.


This sentence has been marked as perfect!

5. Balıkçı dükkanın duvarında en büyükleri balık yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.


5. Balıkçı dükkanın duvarında, en büyükleri balık yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

5. Balıkçı dükkanının duvarında en büyükleri balıkların yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

Balıkçı dükkanın duvarında en büyük balıkların yakalanması temalı fotoğraflar sergilenecek.

5. Balıkçı dükkanın duvarında en büyükleri balıkların yakalandığını gösteren fotoğrafları sergilenecek.

The photographs that show the biggest fish that are caught, will be on display on the wall of the bait shop.


This sentence has been marked as perfect!

6. Neden Yeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiç bilmiyorum.


6. Neden Yyeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiç bilmiyorum.

6. Neden Yeni gömleklerini henüz neden vitrinde sergilenmiyor hiçediğini bilmiyorum.

6. Neden Yyeni gömleklerini henüz sergilenmiyor hiçvitrinde değil bilmiyorum.

İ don't know why the new shirts are not on display yet.


This sentence has been marked as perfect!

7. Çok fazla şapkalar sergilenmekte vardı, bir şapka seçemebilirdim.


7. Çok fazla şapkalar sergilenmekte vardıydi, bir şapka seçemebilirdim.

7. Çok fazla şapkalar sergilenmekteVitrinde bir sürü şapka vardı, bir türlü şapka seçemebilirdim.

7. ÇVitrinde çok fazla şapkalar sergilenmekte vardı, bir şapka seçemebilirdim.

There was too many hats on display, i was unable to choose a hat.


This sentence has been marked as perfect!

8. Bağıran adam hiç herkesin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emin değilim.


8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emin değilim.

8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyordu emediğine değilimair bir fikrim yok.

I am not sure-- emin değilim-- bir fikrim yok Mostly, in this case when you don't understand what is said, what is done you could say "bir fikrim yok--- I don't have any idea." Emin değilim, it mostly use when you know somethig but you don't have idea if it is correct or the situation is still remained.

8. Bağıran adam hiç herkeskimsenin ilgisini çekmedi, o ne istiyorduediğinden emin değilim.

The man who was shouting did not catch anyone's attention, I'm not sure what he wanted.


This sentence has been marked as perfect!

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsi çekebileceksin.


9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

9. Yeni saç kesimini ile herkesin iligsgisini çekebileceksin.

You will be able to get everyone's attention with your new haircut.


This sentence has been marked as perfect!

10.


This sentence has been marked as perfect!

Kasabanın gecekondu bölgesinde benzin için durdum.


This sentence has been marked as perfect!

This sentence has been marked as perfect!

This sentence has been marked as perfect!

İ stopped for gas in the slum part of the the town.


This sentence has been marked as perfect!

11.


This sentence has been marked as perfect!

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bazı uyuşturucu bana teklif etti.


Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

Gecekondu mahallesinde yürüyorum, çoktan biri bana uyuşturucu bana teklif etti.

I'm walking in a slum neighborhood, someone has already offered me drugs.


This sentence has been marked as perfect!

12.


This sentence has been marked as perfect!

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.


Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

Kasabamdaki bazı gecekondu mahallelerini gözden kayboluyor.

Some of the slums in my town are disappearing.


This sentence has been marked as perfect!

There are slums in the eastern part of town, but there are no slums in the western part of town.


This sentence has been marked as perfect!

14. odamı temizlemek için garajdaki süpürge'yi ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.


14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yiye ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yie ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

14. oOdamı temizlemek için garajdaki süpürge'yiye ve eski püskü giysilere ihtiyacım var.

İ need the broom that is in the garage and old rags to clean my room.


This sentence has been marked as perfect!

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zaman bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.


Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

Eski püskü giysilerimi çöpe atacağım, o zamansonra da bu hafta sonunda yeni kıyafetleri alacağım.

I will throw away my raggedy clothes, and then this weekend i buy new clothes.


This sentence has been marked as perfect!

17.


This sentence has been marked as perfect!

Evimdeken eski püskü gömleklerimden keyif alarım.


Evimdeyken eski püskü gömleklerimdi giymekten keyif alarım.

Evimdeyken eski püskü gömleklerimdkıyafetlerimi giymekten keyif alaırım.

Evimdeyken eski püskü gömleklerimdkıyafetlerimi giymekten keyif alaırım.

İ enjoy wearing my raggedy clothes while I'm at home.


This sentence has been marked as perfect!

18.


This sentence has been marked as perfect!

Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri almak istemiyorum.


Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri almak istemiyorum.

Çizmelerimi biraz eski püskü ama yeni çizmeleri de almak istemiyorum.

ÇizmelerimiBotlarım biraz eski püskü ama yeni çizmeleribot almak istemiyorum.

My boots are a little raggedy, but i don't want to buy new boots.


This sentence has been marked as perfect!

19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu an işe yaramayacak.


19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu an işe yaramayacak.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı, şu an işe yaramayacakz bir durumdalar.

19.Güneş gözlüğümü kırıldı şu anartık bir işe yaramayacak.

My sunglasses broke, they will not be useful now.


This sentence has been marked as perfect!

20.


This sentence has been marked as perfect!

Boya kovasından boyayı bütün yere yayılıyor.


Boya kovasından boya bütün yere yayılıyor.

Boya, kovasından boyayı bütün yere yayılıyor.

Boya kovasındanki boya bütün yere yayılıyor.

Paint from the paint can is spreading all over the floor.


This sentence has been marked as perfect!

You need LangCorrect Premium to access this feature.

Go Premium