watreedisishomie2's avatar
watreedisishomie2

March 10, 2021

0
Shortsenteces41

1. Odamın aynı rengi bir çamaşır sepetiyi almam lazım. I need to buy a laundry basket as the same color of my room.

2. Genellikle çarşamba günü sabah çamaşırlarım yıkarken podcastları dinliyorum. Usually while doing laundry on Wednesday mornings, I listen to podcasts.

3. Çamaşır sepetimdeki pantolonumun bir cebinde anahtarımı buldum. İ found my key in a pocket of my pants that are in my laundry basket.

4. Bugün gelecek kış mevsimi için ödün doğrayacağız, Maine'deki kış mevimsi çok zor o yüzden hazirlanmamız lazım. Today, for the upcoming winter season, we will chop wood. The winter season in Maine is very difficult therefore we need to prepare.

5. Soğanlar doğrarken ağlamaya başlamıştın. You had started to cry while chopping onions.

6. Domatesler doğrarken çocukluğumuz hakkında bahsediyordu. While we were chopping tomatoes, we were talking about our childhood.

7. Kuzey Carolina'da yaşayan kardeşimden gelen kolinin içinde mavi dağ sırasılarından farklı manzaraları fotoğraf vardı. There were photographs of different views of the blue mountains inside the package that came from my brother who lives in North Carolina.

8. Atölyemin önünde iki koli vardı ama hiçbirini benim için değildi. There were two packages infront of my workshop but none of them were for me.

9. Kolinin içindeki bazı tabak kırılmıştı. Some of the plates inside the package were broken.

10. Muğla'Dan iki haftadan önce sipariş ettiğim şapkayı hala elime ulaşmamıştı. The hat that I ordered from Muğla two weeks ago still has not arrived.

11. Teksas'ta yaşayan kuzenimin düğünüs için eline ulaşan bir davetiye. An invitation to my cousin's wedding had arrived.

12. Bugün Amazon'dan kolimi elime ulaşacak. Today my package from Amazon will arrive.


Words I'm focusing on
Çamaşır
Doğramak
Koli
Eline ulaşmak

Native like corrections please. If something is not clear, please let me know. I'm trying to use the words I listed above, but if the word I listed does not fit, please correct it how a native would say it please. If the sentence is not native like, but correct, please write a native sentence below it, thank you for correcting me!

türkçeturkish
Corrections

Shortsenteces41Odamın rengiyle aynı renge sahip bir çamaşır sepeti almam lazım.

Mantıksız bir cümle. Doğrudan çamaşır sepetini rengini söylemek yeterli.

I need to buy a laundry basket which has the same color of my room.

This sentence is unmeaninful. You should simply emphasize the color. For example, you can say I want to buy a red/blue/white laundry basket.

2. Genellikle çÇarşamba günü sabahları çamaşırlarımı yıkarken genellikle podcastlarıeri dinliyoruerim.

UsuallyI listen to Podcasts while doing laundry on Wednesday mornings, I listen to podcasts.

Shortsenteces41

1. Odamın aynı rengi bir çamaşır sepetiyi almam lazım.

Odamla aynı renk bir çamaşır sepeti almam lazım.

2. Genellikle çarşamba günü sabah çamaşırlarım yıkarken podcastları dinliyorum.

Çarşamba günü sabah çamaşırlarımı yıkarken genelde podcast dinlerim.

3. Çamaşır sepetimdeki pantolonumun bir cebinde anahtarımı buldum.

Anahtarımı çamaşır sepetindeki pantolonumun cebinde buldum.

4. Bugün gelecek kış mevsimi için ödün doğrayacağız, Maine'deki kış mevimsi çok zor o yüzden hazirlanmamız lazım.

Bugün kış için odun keseceğiz. Maine’de kışlar çok sert geçer, o yüzden hazırlanmamız lazım.

5. Soğanlar doğrarken ağlamaya başlamıştın.

Soğan doğrarken— chopping onions(unknown amount)
Soğanları doğrarken—chopping the onions(more than one, known onions)
Soğanı doğrarken—chopping the onion(one, known onion)

6. Domatesler doğrarken çocukluğumuz hakkından bahsediyorduk.

7. Kuzey Carolina'da yaşayan kardeşimden gelen kolinin içinde mavi dağ sırasısıradağ manzaralarındaın farklı manzaraları fotoğrafları vardı.

8. Atölyemin önünde iki koli vardı ama hiçbirinsi benim için değildi.

9. Kolinin içindeki bazı tabaklar kırılmıştı.

Muğla'Ddan iki haftadan önce sipariş ettiğim şapka hala elime ulaşmamıştı.

Teksas'ta yaşayan kuzenimin düğünüs için eline ulaşan bir davetiyesi geldi.

Bugün Amazon'dan kolimi elime ulaşacak.

Bugün Amazon paketim elime ulaşacak.

12.


Shortsenteces41


This sentence has been marked as perfect!

Shortsenteces41Odamın rengiyle aynı renge sahip bir çamaşır sepeti almam lazım.

Mantıksız bir cümle. Doğrudan çamaşır sepetini rengini söylemek yeterli.

1. Odamın aynı rengi bir çamaşır sepetiyi almam lazım.


1. Odamın aynı rengi bir çamaşır sepetiyi almam lazım.

Odamla aynı renk bir çamaşır sepeti almam lazım.

I need to buy a laundry basket as the same color of my room.


I need to buy a laundry basket which has the same color of my room.

This sentence is unmeaninful. You should simply emphasize the color. For example, you can say I want to buy a red/blue/white laundry basket.

2. Genellikle çarşamba günü sabah çamaşırlarım yıkarken podcastları dinliyorum.


2. Genellikle çarşamba günü sabah çamaşırlarım yıkarken podcastları dinliyorum.

Çarşamba günü sabah çamaşırlarımı yıkarken genelde podcast dinlerim.

2. Genellikle çÇarşamba günü sabahları çamaşırlarımı yıkarken genellikle podcastlarıeri dinliyoruerim.

Usually while doing laundry on Wednesday mornings, I listen to podcasts.


UsuallyI listen to Podcasts while doing laundry on Wednesday mornings, I listen to podcasts.

3. Çamaşır sepetimdeki pantolonumun bir cebinde anahtarımı buldum.


3. Çamaşır sepetimdeki pantolonumun bir cebinde anahtarımı buldum.

Anahtarımı çamaşır sepetindeki pantolonumun cebinde buldum.

İ found my key in a pocket of my pants that are in my laundry basket.


4. Bugün gelecek kış mevsimi için ödün doğrayacağız, Maine'deki kış mevimsi çok zor o yüzden hazirlanmamız lazım.


4. Bugün gelecek kış mevsimi için ödün doğrayacağız, Maine'deki kış mevimsi çok zor o yüzden hazirlanmamız lazım.

Bugün kış için odun keseceğiz. Maine’de kışlar çok sert geçer, o yüzden hazırlanmamız lazım.

Today, for the upcoming winter season, we will chop wood.


The winter season in Maine is very difficult therefore we need to prepare.


5. Soğanlar doğrarken ağlamaya başlamıştın.


5. Soğanlar doğrarken ağlamaya başlamıştın.

Soğan doğrarken— chopping onions(unknown amount) Soğanları doğrarken—chopping the onions(more than one, known onions) Soğanı doğrarken—chopping the onion(one, known onion)

You had started to cry while chopping onions.


6. Domatesler doğrarken çocukluğumuz hakkında bahsediyordu.


6. Domatesler doğrarken çocukluğumuz hakkından bahsediyorduk.

While we were chopping tomatoes, we were talking about our childhood.


7. Kuzey Carolina'da yaşayan kardeşimden gelen kolinin içinde mavi dağ sırasılarından farklı manzaraları fotoğraf vardı.


7. Kuzey Carolina'da yaşayan kardeşimden gelen kolinin içinde mavi dağ sırasısıradağ manzaralarındaın farklı manzaraları fotoğrafları vardı.

There were photographs of different views of the blue mountains inside the package that came from my brother who lives in North Carolina.


8. Atölyemin önünde iki koli vardı ama hiçbirini benim için değildi.


8. Atölyemin önünde iki koli vardı ama hiçbirinsi benim için değildi.

There were two packages infront of my workshop but none of them were for me.


9. Kolinin içindeki bazı tabak kırılmıştı.


9. Kolinin içindeki bazı tabaklar kırılmıştı.

Some of the plates inside the package were broken.


10.


Muğla'Dan iki haftadan önce sipariş ettiğim şapkayı hala elime ulaşmamıştı.


Muğla'Ddan iki haftadan önce sipariş ettiğim şapka hala elime ulaşmamıştı.

The hat that I ordered from Muğla two weeks ago still has not arrived.


11.


Teksas'ta yaşayan kuzenimin düğünüs için eline ulaşan bir davetiye.


Teksas'ta yaşayan kuzenimin düğünüs için eline ulaşan bir davetiyesi geldi.

An invitation to my cousin's wedding had arrived.


Bugün Amazon'dan kolimi elime ulaşacak.


Bugün Amazon'dan kolimi elime ulaşacak.

Bugün Amazon paketim elime ulaşacak.

Today my package from Amazon will arrive.


You need LangCorrect Premium to access this feature.

Go Premium