Nov. 14, 2021
Bir şey yazarken, benim için fikirler bulmak çok zor. Bu nedenle bir kitabın ilk bölümü çevirmek seçtim.
Kötlu-Denizde
Belki de Kötlu-Denizde'yi gittin ama bilmiyorsun.
Sen giderken, yazdı. Dondurma ve şezlong vardı, sizinki de patateslerini çalan bir martı vardı. Belki de annen ile kaya havuzlarına baktın ve baban tuhaf şu kabuğu buldu. Hatırlıyor musun? Sanırım eve sürmek için araba içine giderken, kelimeleri 'Kutlu-Denizde' (iskelede ampuller ile yazandan) baktın. Kumsaldakı butün günü unutmak için hazırdın.
O tür yer.
Yazın.
<p>The original text (from Malamander by Thomas Taylor):</p>
<p> </p>
<p>Eerie-On-Sea</p>
<p>You've probably been to Eerie-On-Sea, without ever knowing it.</p>
<p>When you came, it would have been summer. There would have been ice cream and deckchairs and a seagull that pinched your chips. You probably poked about in the rock pools with your mum, while your dad found that funny shell. Remember? And I bet, when you got in the car to drive home, you looked up at the words Cheerie-on-Sea - written in light-bulb letters over the pier - and got ready to forget all about your day at the seaside.</p>
<p>It's that kind of place.</p>
<p>In the summer.</p>
Çocuklar için bir kitap çeviriyorum
Bir şey yazarken, benim için fikirler bulmak benim için çok zor.
Bu nedenle bir kitabın ilk bölümünü çevirmekyi seçtim.
Kötlu-Denizde
Belki de Kötlu-Denizde'yie gittin ama bilmiyorsun.
Sen giderken, yazdı.
Dondurma ve şezlong vardı, sizinki de patateslerini çalan bir martı da vardı.
Belki de annen ile kaya havuzlarına baktın ve baban tuhaf şbir su kabuğu buldu.
Hatırlıyor musun?
Sanırım eve sürmek için araba içine giderken, kelimeleri 'Kutlu-Denizde' (iskelede ampuller ile yazandan) baktıgördün.
Kumsaldakıi butün günü unutmak için hazırdın.
O tür bir yer.
Yazın.
Bu nedenle bir kitabın ilk bölümünü çevirmek seçyi tercih ettim.
Bence iyi gidiyorsun!
Belki de Kötlu-Denizde'yi gittin ama bilmiyorsun.
Kötlu-Denizde kısmını anlamadım. Ne demek istediniz?
DYanımızda dondurma vardı ve şezlong vardı, sizinki de patateslerini çalan bir martı vardı.a uzanmıştık, bir martı patateslerimizi (aniden/birden) kaptı.
Bu nedenle bir kitabın ilk bölümü çevirmekyi seçtim.
Belki de Kötlu-Denizde'yi e gittin ama bilmiyorsun.
de eki anlami inglizce in
Sen giderken, yazdı.
anlamadim ne demek istemistiniz
Çocuklar için bir kitap çeviriyorum This sentence has been marked as perfect! |
Bir şey yazarken, benim için fikirler bulmak çok zor. Bir şey yazarken, |
Bu nedenle bir kitabın ilk bölümü çevirmek seçtim. Bu nedenle bir kitabın ilk bölümü çevirme Bu nedenle bir kitabın ilk bölümünü çevirme Bence iyi gidiyorsun! Bu nedenle bir kitabın ilk bölümünü çevirme Bu nedenle bir kitabın ilk bölümünü çevirme |
Kötlu-Denizde This sentence has been marked as perfect! |
Belki de Kötlu-Denizde'yi gittin ama bilmiyorsun. Belki de Kötlu-Deniz de eki anlami inglizce in Belki de Kötlu-Denizde'yi gittin ama bilmiyorsun. Kötlu-Denizde kısmını anlamadım. Ne demek istediniz? Belki de Kötlu-Denizde'y |
Sen giderken, yazdı. Sen giderken, yazdı. anlamadim ne demek istemistiniz This sentence has been marked as perfect! |
Dondurma ve şezlong vardı, sizinki de patateslerini çalan bir martı vardı.
Dondurma ve şezlong vardı, sizin |
Belki de annen ile kaya havuzlarına baktın ve baban tuhaf şu kabuğu buldu. Belki de annen ile kaya havuzlarına baktın ve baban tuhaf |
Hatırlıyor musun? This sentence has been marked as perfect! |
Sanırım eve sürmek için araba içine giderken, kelimeleri 'Kutlu-Denizde' (iskelede ampuller ile yazandan) baktın. Sanırım eve sürmek için araba içine giderken, kelimeleri 'Kutlu-Denizde' (iskelede ampuller ile yazandan) |
Kumsaldakı butün günü unutmak için hazırdın. Kumsaldak |
O tür yer. O tür bir yer. |
Yazın. This sentence has been marked as perfect! |
You need LangCorrect Premium to access this feature.
Go Premium